Fransız - Türk Temiz Enerji Zirvesi, Fransa ve Türkiye arasında enerji sektöründe iş birliklerini ve ortak yatırımları teşvik etmek amacıyla, Türk-Fransız Ticaret Derneği ve Rönesans Enerji iş birliğinde dün gerçekleşti. Zirvede Uluslararası Enerji Ajansı Başkanı Fatih Birol da bir konuşma yaptı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'İstanbul Enerji Forumu'nda konuştu Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'İstanbul Enerji Forumu'nda konuştu

"DAHA YEŞİL BİR DÜNYA İÇİN KATKI SUNMAK EN BÜYÜK AMACIMIZ"

Fransız-Türk Temiz Enerji Zirvesi’nde daha iyi bir gelecek mesajı veren Fransa’nın Türkiye Büyükelçisi Isabella Dumont, Fransız ve Türk şirketler arasındaki iş ortaklığının sadece rüzgar, güneş ve su ile sınırlı olmadığını belirtti. Fransız şirketlerinin, Türkiye’nin potansiyelinin farkında olduğunu ve Türkiye’ye önemli yatırımlar yaptığını ifade eden Dumont, “Temmuz ayında gerçekleşen Total Energies ile Rönesans Holding arasındaki ortaklığın altını çizmek istiyorum. Bu ittifakın Türkiye’ye yenilenebilir enerji alanında önemli katkılar sağlayacağına inanıyorum. Türkiye ve Fransa arasındaki iklim mutabakatı da çok önemli bir konu. Bu mutabakat, yenilenebilir enerji girişimlerinin yanı sıra enerji verimliliğinin artırılması ve enerjinin karbonizasyonunu da kapsıyor. Fransa’nın buradaki katkısı sadece finansal değil, teknik yardım ve iş birliklerini de kapsıyor. Daha yeşil bir dünya için katkı sunmak en büyük amacımız. Bu zirvenin, Fransa ve Türkiye arasındaki güçlü bağı daha da kuvvetlendireceğine ve önemli iş birliklerinin tohumlarının burada atılacağından inanıyorum” şeklinde konuştu.

"ENERJİ SEKTÖRÜNDE ÇOK HIZLI BİR DÖNÜŞÜM VAR"

Uluslararası Enerji Ajansı Başkanı Fatih Birol ise enerji sektöründe çok hızlı bir dönüşüm yaşandığını, şirketlerin, yatırımcıların hatta devletlerin bu değişime ayak uyduramamaları durumunda önemli fırsatlar kaçırabileceklerini ve büyük riskler alacaklarını vurguladı. Tüm dünyada yenilenebilir enerji santrallerinin hızla kurulduğuna dikkat çeken Fatih Birol, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Temiz enerjinin ve temiz enerji kaynaklarının, önümüzdeki yıllarda sektörü belirleyeceğine kuşku yok.  Bunun nedeni aslında tek başına iklim değişikliği değil hem maliyet hem de enerji güvenliği açısından yenilenebilir enerji en iyi metot olarak karşımıza çıkıyor. 2015’te temiz enerji yatırımları tüm dünyada yaklaşık 1 trilyon dolarken, şu anda bu rakam 2 trilyon dolara ulaşmış durumda… Fosil yakıt yatırımları ise 2015 yılında olduğu gibi bugün de 1 trilyon dolar. Ulaşım sektöründe de önemli bir dönüşüm yaşanıyor ve ciddi bir modifikasyon söz konusu. Üç yıl önce satılan 25 otomobilden sadece biri elektrikliyken, bu yıl rakamlara baktığımızda satılan 5 otomobilden birinin elektrikli olduğunu görüyoruz. Yapılan hesaplamalar, çok kısa bir dönem sonra satılan iki araçtan birinin elektrikli olacağını gösteriyor.”

Türkiye ve Fransa’nın temiz enerji konusunu birlikte ele almasından duyduğu memnuniyeti de dile getiren Fatih Birol, “Yenilenebilir enerji potansiyeli açısından oldukça zengin olan Türkiye’de jeotermal ve biyoenerji alanında potansiyelin çok yüksek olduğunu düşünüyorum. Bu konuda doğru adımlar da atılıyor. Off-shore yani deniz üstü rüzgar enerji santralleri konusu da çok önemli. Fransa bu konuyu ciddiye alıyor ve Türkiye’ de de büyük bir potansiyel var. Türkiye ve Fransa’nın enerji verimliliği alanında da birbirinden yararlanacağına inanıyorum. Bunun yanı sıra temiz enerji ekipmanları, yani güneş panelleri, rüzgar türbinleri gibi ekipmanların üretilmesinde iki ülkenin başarılı işlere imza atacağını düşünüyorum” diye konuştu.

"İŞ BİRLİĞİ FIRSATLARINI ARTTIRMAK İÇİN ÇALIŞIYORUZ"

Türk-Fransız Ticaret Derneği Başkanı Frank Mereyde, bu yıl ilki düzenlenen Zirvenin Türkiye-Fransa-AB üçgeninde yenilenebilir enerji sektöründe iş birliklerinin teşvik edilmesi noktasında büyük önem taşıdığını belirtti. Yeşil dönüşüm ve yeşil enerji kaynaklarının kullanımı noktasında global hedeflerin tüm iş dünyasının ajandasında öncelikli yer aldığını ifade eden Mereyde, bu hedeflere ulaşmak için uluslararası iş birliklerinin güçlü bir rol oynadığını kaydetti. Türkiye’nin Ulusal Enerji Planı kapsamında, 2053 yılına kadar toplam birincil enerji tüketiminde yenilenebilir enerji kaynaklarının payının yüzde 50’ye çıkarılmasının hedeflendiğini hatırlatan Frank Mereyde, Fransa’nın ise Paris İklim Anlaşması kapsamında, sera gazı emisyonlarını 2030 yılına kadar en az yüzde 55 oranında azaltmayı, 2050 yılına kadar da sıfırlamayı hedeflediğini sözlerine ekledi. Bu süreçte, Fransa’nın Ankara Büyükelçiliği ve ilgili paydaş kurumların katkılarıyla Fransız Ticaret Odası olarak, Türk ve Fransız teknoloji ve uzmanlıklarını, ortak finansman modelleri ile bir araya getirerek iş birliği fırsatlarını arttırmayı hedeflediklerini vurgulayan Mereyde, ‘’Türkiye ve Fransa’nın yenilikçi girişimleri ile ortaya çıkacak yeni ekonomik düzende yeşil dönüşümün küresel şampiyonları olarak ortaya çıkabileceklerine inanıyorum’’ dedi.

"BEŞ YILDA 2.000 MW’LIK YEŞİL ENERJİ YATIRIMI YAPMAYI HEDEFLİYORUZ"

Rönesans Enerji Yönetim Kurulu Üyesi Emre Hatem, zirve kapsamında düzenlenen Yeşil Finansman panelinde yaptığı konuşmada, Fransa ve Türkiye arasındaki iş birliği sayesinde yeşil enerjiye yapılan yatırımların hem sektör hem iki ülke hem de dünyamız için çok değerli olduğunu söyledi. Temmuz ayında Rönesans Holding ile Total Energies’in Rönesans Enerji’de gerçekleştirdiği ortaklığı hatırlatan Emre Hatem, sözlerine şu şekilde devam etti: 

“Bu ortaklık ile Rönesans Enerji, Rönesans Holding ve TotalEnergies’in (yüzde 50-50) ortaklığı çatısı altında faaliyetlerini sürdürmeye başladı. Ortaklığın hemen sonrasında da Türkiye’nin en büyük 3 yeşil enerji şirketinden biri olma hedefimiz doğrultusunda ilk yatırımımız olan 189 MW’lık rüzgar enerjisi yatırımı için Heitkamp Industrial Solutions GmbH ve Nordex Grup ile anlaşmaya vardık. Rönesans Enerji olarak Türkiye Ulusal Enerji Planı’ndaki 2028 yılına kadar gerçekleştirilmesi öngörülen yeşil enerji yatırımlarının yaklaşık yüzde 7’sini hayata geçirmeyi hedefliyoruz. Hedefimiz beş yılda 2.000 MW’a denk gelen 2 milyar Euro’luk yeşil enerji yatırımı yapmak. Bu yatırımlar sayesinde yılda yaklaşık 1 milyar metreküp doğalgaz ithalatının önüne geçmiş olacağımız gibi 3,5 milyon ton sera gazı emisyonundan kurtulacağız.”

Editör: MURAT ÖZER