Bu yıl Roma’da düzenlenen ve aralarında Esas Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili Emine Sabancı Kamışlı’nın da bulunduğu konferansta, pek çok farklı kültürden yönetici ve lider bir araya geldi. Beba Foundation Kurucu üyesi Ümran Beba moderatörlüğünde gerçekleşen “Kariyer & Liderlik Yolculuğunda Gelişmek” oturumunun birinci bölümünde Emine Sabancı Kamışlı, gençlik ve istihdam alanındaki çalışmalardan ve gençlere verilen fırsatların öneminden bahsetti. Kristin Engvig tarafından 1997 yılında kurulan ve global bir liderlik girişimi olan WIN (Women's International Networking) tarafından düzenlenen WINConference, kadınların güçlendirilmesini ve profesyonel ağlarının geliştirilmesini hedefliyor.
Her yıl Avrupa’nın farklı bir başkentinde WIN tarafından düzenlenen dönüşümsel toplantılar, ilham verici WIN konuşmaları, atölye çalışmaları, forumlar ve geliştirici sohbetler aracılığıyla bugüne kadar 250.000'e yakın lideri bir araya getiren WINConference, bu yıl Ekim ayında Roma’da gerçekleşti. Kadınların güçlendirilmesi, kadın liderliği ve genç kadınların konuşulduğu konferansta dünyanın dört bir yanından liderler, C-Level yöneticiler, uzmanlar ve profesyoneller deneyimlerinin yanı sıra ufuk açan görüşlerini aktardı. Değer odaklı sürdürülebilir fark yaratmayı ve ilham olmayı hedefleyen oturumlar ile zenginleşen konferansın açılışını WIN kurucusu Kristin Engvig yaptı.
EMİNE SABANCI KAMIŞLI, WINCONFERENCE ROMA’DA GENÇLİK VE İSTİHDAM KONUSUNU ELE ALDI
Konferans kapsamında düzenlenen “Kariyer & Liderlik Yolculuğunda Gelişmek” oturumunun birinci bölümünde konuşmacı olan Esas Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Esas Sosyal lideri Emine Sabancı Kamışlı; “Esas Sosyal olarak bu konferansta olmaktan mutluluk duyuyoruz. Kadınların varlığının, gücünün her işi güzelleştirdiğine ve analitik olarak geliştirdiğine inanıyoruz. Günümüzde gençler anlamlı ve tatmin edici kariyerlere önem veriyorlar. Hep daha ileri gitmeye ve toplumsal açıdan olumlu değişimler yaratmaya hevesliler. Bu hevesleri zaman zaman karşılaştıkları eşitsizlikler sebebiyle sekteye uğruyor. Bu noktada görev bize düşüyor ve sosyal yatırım yapmanın gerekliliği ortaya çıkıyor. Türkiye'de üniversiteden yeni mezun olan her 4 kişiden 1'i işsiz. Esas Sosyal olarak eğitimli genç işsizliği sorununa gençlere fırsat eşitliği sağlayan sürdürülebilir ve yenilikçi sosyal etki programlarıyla yanıt veriyoruz. Yaklaşık on yıldır, kapsamlı araştırmalara dayanarak gençlik ve istihdam odaklı programlar uyguluyoruz. Biz sosyal yatırım programlarımızı yalnızca uygulamıyor, aynı zamanda takibini ve ölçümünü de yapıyoruz. Kısacası; Gençlerin kariyer gelişimini; eğitimlerle başlayan ve program mezuniyetlerinin sonrasına da uzanan bir süreçle her alanda destekleyerek, STK'lardan kurumsal destekçilere, İK profesyonellerinden eğitmenlere kadar pek çok farklı kişinin bulunduğu mentorluk, staj ve işe yerleştirme gibi fırsatlar sunan geniş ve güçlü bir ekosistemi harekete geçiriyoruz. Sosyal yatırımlarımızda gerçek anlamda bir fırsat eşitliği sağlamak istiyorsak farklı sosyo-ekonomik arka planlardan gençlere şans vermeli ve özellikle de cinsiyet eşitliği konusunda kurumsal taahhütlerimizi belirleyip uygulamaya almalıyız. Sosyal yatırım “egoyu” değil “ekosistemi” sever anlayışıyla stratejik ortaklıklar kurmalı; “sorumlu geriverme” mottosuyla da ölçülebilir KPI’lar belirleyerek sosyal etkimizi artırmalıyız. Biz Esas Sosyal olarak her zaman toplumsal cinsiyet eşitliğinin önemini vurguluyor, genç kadınların yetkinliklerine göre değerlendirilmesine teşvik ediyoruz. Cinsiyet eşitliği bizim için temel bir öncelik, bu kapsamda kadınların katılımını artırmak için çalışıyoruz. Şu anda program katılımcılarının %74'ü kadın. Esas Sosyal olarak gençlere yatırım yaparak ve onlara inanarak, diğer kuruluşların da harekete geçmesi için ilham vermeye çalışıyoruz. Bu sayede gençlerin geleceğe umutla bakmalarına, endişelerini bertaraf etmeye ve topluma aktif olarak katkıda bulunmalarına yardımcı olmayı amaçlıyoruz” dedi.
Konferansta söz alan Esas Sosyal’in ilk sosyal yatırım programı Şevket Sabancı Vizyonuyla İlk Fırsat’ın 4. dönem mezunu Elifnur Yürekçi; “Programın sağladığı ekosistem bizim için çok önemli. Büyük bir aile gibiyiz. Birbirimize destek veriyoruz, hikayelerimizi paylaşıyoruz. Bu programa çok şey borçluyum. Benim için geri verme ve gelecek nesillere katkıda bulunma zamanının geldiğini hissediyorum. Bir zamanlar onların yerindeydim, şu an global bir firmada çalışıyorum. Programın başarısının yaşayan bir kanıtı olduğumu düşünüyorum” dedi.