Bu yıl üçüncüsü düzenlenen Uluslararası Stratejik İletişim Zirvesi'ne video mesaj gönderen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Elektriğini, suyunu, yakıtını, gıdasını keserek açıkça savaş suçu işleyen İsrail, Gazze halkının dışarıyla iletişimini keserek de yaşanan zulmün duyulmasına engel olmaya çalışmaktadır. Bu vahşet karşısında uluslararası örgütler ve küresel sistem maalesef çok kötü bir sınav vermektedir. Küresel barış ve istikrarı sağlamakla görevli olan Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi bu süreçte tamamen işlevsiz kaldı" dedi.  

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından bu yıl üçüncüsü düzenlenen Uluslararası Stratejik İletişim Zirvesi (Stratcom Summit 23), bugün başladı. Şişli'de bir otelde gerçekleşen ve bu yıl "Hibrit Tehditlerle Küresel Mücadele: İstikrar, Güvenlik, Dayanışma" temasıyla düzenlenen zirvede, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da video mesaj ile katılımcılara hitap etti.  

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kendi alanında uluslararası bir marka haline gelen 'Stratejik İletişim Zirvesi' vesilesiyle sizleri ülkemizde ağırlamaktan memnuniyet duyuyorum. Kıtaların, kültürlerin ve insanların buluşma noktası güzel İstanbul'umuza hepiniz hoş geldiniz. Zirvemizin ve yapacağınız toplantıların şimdiden hayırlara vesile olmasını diliyorum" dedi.  

"İSRAİL'İN SALDIRILARI SONUCUNDA BUGÜNE KADAR 60'TAN FAZLA GAZETECİ KATLEDİLDİ"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Zirvemizi bu sene, hemen yanı başımızda tarifi imkansız acıların yaşandığı sancılı bir dönemde tertip ediyoruz. Gazze'de 7 Ekim tarihinden beri insanlığa dair ne kadar değer varsa hepsinin ayaklar altına alındığı büyük bir vahşet ve katliam yaşanıyor. İsrail'in kasıtlı bir şekilde hedef aldığı siviller, sadece çocuklar ve kadınlarla da sınırlı değil. İsrail, özellikle tüm zorluklara rağmen Gazze'deki insani trajediyi dünyaya duyurmaya çalışan gazetecileri de öldürüyor. İsrail'in saldırıları sonucunda bugüne kadar 60'tan fazla gazeteci katledildi. Elektriğini, suyunu, yakıtını, gıdasını keserek açıkça savaş suçu işleyen İsrail, Gazze halkının dışarıyla iletişimini keserek de yaşanan zulmün duyulmasına engel olmaya çalışmaktadır" dedi. 

"BİRLEŞMİŞ MİLLETLER GÜVENLİK KONSEYİ BU SÜREÇTE TAMAMEN İŞLEVSİZ KALDI" 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu vahşet karşısında uluslararası örgütler ve küresel sistem maalesef çok kötü bir sınav vermektedir. Küresel barış ve istikrarı sağlamakla görevli olan Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi bu süreçte tamamen işlevsiz kaldı. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda 40 ülkenin çekimser, 121 ülkenin ise evet oyuyla kabul edilen karar ise insanlığın ortak vicdanını yansıtması bakımından anlamlıydı, değerliydi. Bizi Gazze krizinde çocuk ölümleri kadar üzen bir başka durum, uluslararası basın kuruluşlarının tarafgir yayınları oldu. 7 Ekim hadisesinin öne sürülen birçok basın yayın kuruluşu, İsrail'in Gazze'de işlediği insanlık ve savaş suçlarını görmezden geldi. Hatta İsrail güvenlik güçleri tarafından kendi meslektaşlarının katledilmesi karşısında bile bu tavır değişmedi. Bu ilkesiz tutumun, sadece hayatını kaybeden gazetecilerin ailelerini değil basın camiasının tamamını derinden yaraladığına inanıyorumö ifadelerine yer verdi.

"KRİTİK GELİŞMELERİN BİZE HATIRLATTIĞI EN KRİTİK HUSUS, STRATEJİK İLETİŞİMİN ÖNEMİDİR" 

Kaja Kallas: "AB'nin yeni siyasi gerçekliğe uyumlanması gerek" Kaja Kallas: "AB'nin yeni siyasi gerçekliğe uyumlanması gerek"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye olarak nasıl ilk günden itibaren Gazze halkının yanında, İsrail zulmünün karşısında olduysak, İsrail'in hakikati imha veya tahrif etmeyi amaçlayan propaganda savaşını da geçit vermedik. Dezenformasyonla mücadele merkezimiz vasıtasıyla 100'ün üzerinde kasıtlı yalan haberi ifşa ettik ve doğrusunu ortaya koyduk. İletişim Başkanlığımız, TRT'miz ve Anadolu Ajansı'mız üzerine düşen sorumlulukları yerine getirdiler. Sahadaki durumu an be an haberleştiren Türk basın mensupları bu süreçte gerçekten cesur bir duruş sergilediler. Buradan yerli, yabancı ayrımı yapmadan hakikatin savunuculuğunu yapan tüm gazetecileri yürekten tebrik ediyorum. Gazze başta olmak üzere son dönemde yaşadığımız kritik gelişmelerin bize hatırlattığı en kritik husus, stratejik iletişimin önemidir. Savaş, çatışma, saldırı ve savunmaların yalnızca cephede olmadığını hep birlikte gördük, görüyoruz. Dezenformasyonun demokrasiyi yozlaştıran, bireysel hak ve özgürlükleri hedef alan yıkıcı etkilerine karşı topyekûn mücadele etmemiz gerekiyor. İletişim Başkanlığı'mızın ev sahipliğinde 3'üncüsü düzenlenen 'Stratejik İletişim Zirvesi'ni bu yönüyle çok önemli buluyorum. 'Hibrit tehditlerle küresel mücadele, istikrar, güvenlik, dayanışma' teması altında yapılacak tartışmaların verimli geçmesini diliyorum. Bu düşüncelerle, zirveye katkı sağlayacak tüm konuşmacılarımıza ve misafirlerimize şimdiden şükranlarımı sunuyorum. Hepinizi sevgiyle, saygıyla, muhabbetle selamlıyorum" şeklinde konuştu.

Editör: MURAT ÖZER